Yaşanmış ya da yaşanabilir olayları yer, zaman ve kahramanlar çevresinde anlatan uzun edebi türe roman denir. Her ne kadar tanımda yaşanmış ya da yaşanabilir olaylar desek de zaman içerisinde romanın yaygınlaşması ile birlikte roman büyük değişimler yaşamış ve yeni türleri ortaya çıkmıştır. Günümüzde bilim-kurgu, fantastik vb. türde romanlar da bulunmaktadır. Günümüzde de hâlâ gelişmeye devam eden bir türdür roman. Bu yazıdan dünya edebiyatında roman, Türk edebiyatındaki ilk romanlar, Türk edebiyatında romanın gelişimi ve dönemlerine göre roman yazarları hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz.

DÜNYA EDEBİYATINDA ROMAN

Romanın ilk örneklerini 15. Yüzyılda Fransız yazar François Rabelais vermiştir. ‘’Gargantua’’ adlı eseri roman türünün ilk modern örneklerindendir. Ancak 16. Yüzyılın sonlarına doğru İspanyol yazar Miquel De Cervantes tarafından kaleme alınan ‘’Don Kişot’’ adlı eser, dünya edebiyatında roman türünün ilk örneği kabul edilir. Sebebi ise ‘’Don Kişot’’un anlatım yöntemlerinin ve kurgusunun daha gelişmiş olmasıdır.

17. yüzyıldan itibaren ise İngiltere’de Daniel Defoe, Jonathan Swift gibi yazarlar günümüzde bile okunmaya devam edilen romanlar kaleme almıştır.

19. yüzyıldan itibaren edebiyat, romantizm ve realizm akımından etkilenmeye başlamıştır. Yazarlar, eserlerini bu iki akım etkisinde yazmaya başlamış ve bu akımlar sayesinde roman türü bambaşka bir boyut kazanmıştır. Bu sebeple romanın en iyi örneklerinin 19. Yüzyılda verildiği kabul edilir. Ve sonrasında şu an hemen hemen herkesin bildiği birçok yazar ‘’roman’’ türünde eserler vermiştir. Balzac, Stendhall, Dostoyevski, Tolstoy, Emile Zola, Sartre, Camus vb. Daha birçok yazar sayabiliriz.

TÜRK EDEBİYATINDA ROMAN

Türk edebiyatında roman, 19. yüzyılda ortaya çıkan bir edebi türdür. Fransız edebiyatı başta olmak üzere öncelikle çeviri eserler verilmiştir. Sonradan orijinalinden uyarlama eserler verilip bir süre sonra telif eserler yazılmaya başlanmış ve gelişmeye devam etmiştir. Bu noktada edebiyatımızda romanın başlangıcı olan ilkler çok önemlidir.

TÜRK EDEBİYATINDA İLKLER

  • İlk çeviri roman: Telemak (Fenelon’dan) – Yusuf Kamil Paşa
  • İlk yerli roman: Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat – Şemsettin Sami
  • İlk edebi roman: İntibah – Namık Kemal
  • İlk tarihi roman: Cezmi – Namık kemal
  • İlk realist roman: Araba Sevdası – Recaizade Mahmut Ekrem
  • İlk psikolojik roman demesi: Zehra – Nabizade Nazım
  • İlk psikolojik roman: Eylül – Mehmet Rauf
  • İlk köy romanı: Karabibik – Nabizade Nazım
  • Batılı anlamda yazılmış ilk roman: Mai ve Siyah – Halit Ziya Uşaklıgil


Dönemlerine göre roman türünün gelişimi:
I. Tanzimat Döneminde Roman
II. Tanzimat Döneminde Roman
Serveti Fûnun Döneminde Roman
Milli Edebiyat Döneminde Roman


I. TANZİMAT DÖNEMİNDE ROMAN

1860’lı yıllardan önce Batılı anlamda roman ve hikâye yoktu. Roman, edebiyatımıza Tanzimat ile beraber Batılılaşma sürecinin bir parçası olarak girmiştir.

  • Genellikle sosyal ve tarihî konular işlenmiştir.
  • Bu dönemde yazılan eserler ders verici özellikte toplumsal eserlerdir.
  • Dil, günlük konuşma dilidir.
  • Romantizm akımının etkisi vardır. Bu nedenle hemen hemen bütün romanlarda hayaller ve duygular ön plandadır.
  • Tasvirler uzundur.
  • Romanlardaki kişiler tek yönlüdür. İyiler hep iyi, kötüler hep kötüdür.
  • Olay akışında rastlantılara çok yer verilmiştir.
  • Olaylar genellikle kaybolma, ölüm gibi trajik bir sonla biter.
  • Teknik açıdan kusurlu romanlardır.
  • Yazar, kişiliğini gizlemez. Olayın akışında araya girerek bilgiler verir. Bu da romanın akıcılığını engeller. Bu sebeple de roman bu dönemde Batılı düzeye ulaşamamıştır.
I. TANZİMAT DÖNEMİ ROMANINI ETKİLEYEN BİR AKIM OLARAK ROMANTİZM

Romantizm, 18. yüzyılın sonlarında ortaya çıkıp etkisini 19. yüzyılda gösteren bir akımdır. Klasisizm akımına tepki olarak doğup Fransa’da gelişmiştir. Fransız yazar Victor Hugo, ”Hernani” oyunu ile bu akımı başarıya ulaştırmıştır. Romantizmde duygu ve hayaller ön plandadır. Konular gündelik hayattan ve milli tarihten alınır. Romantizm etkisiyle oluşturulan eserlerde iyi-kötü, güzel-çirkin gibi çatışmalar ön planda olur. Kahramanlar tek yönlüdür. (İyiler her zaman iyi, kötüler her zaman kötüdür.) Kahramanlar, karakter özelliğindedir. Tasvirler oldukça uzundur. Dil günlük dildir. ”Sanat, toplum içindir.” anlayışı benimsenir. Dünya edebiyatında; Victor Hugo, Rousseau, Goethe… Türk edebiyatında; Namık Kemal, Ahmet Mithat, Abdülhak Hamit Tarhan… bu akımın temsilcilerindendir.

I.Tanzimat Dönemi Romancıları

Yusuf Kâmil Paşa:

  • Çeşitli devlet kademelerinde  görev almıştır.
  • Fransız yazar Fenelon’un ‘’Telemak’’ eserini ‘’Tercüme-i Telemak’’ adıyla çevirmiştir. Edebiyatımızdaki ilk çeviri romandır.

Ahmet Mithat Efendi

  • Evinde kurduğu küçük bir matbaada kendi eserlerini yayımlamıştır.
  • 200’den fazla eseri olduğu için ‘’yazı makinesi’’ unvanını almıştır. Çok farklı alanlarda onlarca eseri bulunmaktadır ve ömrü boyunca sürekli yazmıştır.
  • Halk için roman, anlayışını başlatmıştır.
  • ‘’Sanat, toplum içindir.’’ anlayışını benimsemiştir.
  • Halk edebiyatındaki meddahlık tekniğinden yararlanmış, öğreticiliği esas alıp sanatsal bir kaygı duymamıştır. Batı kültürünü aktarmak, yanlış Batılılaşmayı eleştirmek istemiştir.
  • Eserlerinde iyileri ödüllendirip, kötüleri cezalandırır.
  • Olayların akışını kesip okura bilgi vermiştir.
  • Romanları teknik açıdan kusurludur.
  • Eserleri entrikalar üzerine kuruludur.
  • 1870’de kaleme aldığı ‘’Letaif-i Rivayat’’ (Söylenegelen Güzel Öyküler) Türk edebiyatında Batılı anlamda ilk hikâye örneğidir.
  • Romanları: Felatun Bey’le Rakım Efendi, Hasan Mellah, Hüseyin Fellah, Henüz On Yedi Yaşında, Paris’te Bir Türk, Müşahedat, Yeniçeriler, Yeryüzünde Bir Melek, Jön Türk, Dürdane Hanım, Esrar-ı Cinayet…

 

   Şemsettin Sami

  • Sözlük, dil ve ansiklopedi alanında çalışmalar yapmıştır.
  • Türkçenin sadeleşmesi adına makaleler yayımlamıştır.
  • Türk edebiyatının ilk yerli (çeviri olmayan) romanı olan Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat’ın (Talat ile Fitnat’ın Aşkı) yazarıdır. Bu eserde görücü usulü evliğin sakıncalarını işlemiştir.         

Namık Kemal

  • Asıl adı Mehmet Kemal’dir.
  • Türk edebiyatındaki ilk romantik romancıdır.
  • Tanzimat edebiyatının en önemli düşünce ve sanat adamıdır.
  • ‘’Sanat, toplum içindir.’’ ilkesiyle hareket etmiştir.
  • Edebiyatı, toplumu eğitmek için araç olarak görmüştür.
  • Eserlerinde; vatan, millet sevgisi, hak, hukuk, eşitlik vb. kavramları işlemiştir.
  • Eserlerinde hürriyet kavramını ilk kez Namık Kemal kullanmıştır.
  • ‘’Vatan şairi’’ olarak bilinir.
  • Sahnelenen ilk tiyatro oyunumuz olan ‘’Vatan yahut Silistre’’nin yazarıdı.
  • ‘’Tahrib-i Harabat’’ adlı yazısıyla Türk edebiyatının ilk kez eleştirisini yapmıştır.
  • Türk edebiyatının ilk edebi romanı olan ‘’İntibah’’ı kaleme almıştır.
  • Aynı zamanda ‘’Cezmi’’ adlı romanı Türk edebiyatının ilk tarihi romanıdır.

II. TANZİMAT DÖNEMİNDE ROMAN

Bu dönemde birinci döneme göre daha başarılı romanlar verilmiştir. Romanlar teknik ve kurgu açısından güçlenmiştir.

  • Genellikle birinci dönemde işlenen sosyal ve tarihi konular işlenmiştir. Fakat bu dönemde Batı kültürü ve hayat tarzı birinci döneme göre daha ayrıntılıdır ve eserlerde daha geniş yer bulmuştur.
  • Eserler ile toplumu eğitme amacı güdülmemiştir.
  • Ağır bir dil kullanılmıştır.
  • Realizm akımının etkisi vardır. Bu nedenle gözleme önem verilmiş, olay örgüsünde sebep sonuç ilişkisi kurulmuştur.
  • Tasvirler kısadır.
  • İlk döneme göre olay akışındaki rastlantılar azalmıştır.
  • Sanatçılar Realizm akımının etkisi ile kişiliklerini gizlemiştir. Roman akışına olay içinde müdahale etmemişlerdir.
  • Edebiyatımızda Batılı anlamda realist roman, psikolojik roman denemesi ve köy hayatı ile ilgili ilk roman bu dönemde kaleme alınmıştır.
II. TANZİMAT DÖNEMİ ROMANINI ETKİLEYEN BİR AKIM OLARAK ROMANTİZM
II. Tanzimat Dönemi Romancıları

Sami Paşazade Sezai

  • Hem Doğu hem de Batı kültürüne hâkimdir.
  • Namık Kemal ve Abdülhak Hamit Tarhan’ın etkisi ile Batı kültürüne yönelmiştir.
  • Roman, öykü ve oyun türünde eserler kaleme almıştır.
  • Dilimizin sadeleşmesi gerektiğini savunmuştur fakat yaptığı betimlemelerde sade Türkçeden uzaklaşmıştır. Betimlemelerinde oldukça başarılıdır.
  • Türk edebiyatında Batılı anlamda ilk hikâye olan ‘’Küçük Şeyler’’in yazarıdır.
  • Asıl ününü ‘’Sergüzeşt’’ romanı ile kazanmıştır.

Recaizade Mahmut Ekrem

  • Namık Kemal ile tanışmasının ardından edebiyat çevresine girmiştir.
  • Yeni edebiyatı savunan gençlere destek olmuş ve ‘’Üstat Ekrem’’ unvanını almıştır.
  • ‘’Sanat, sanat içindir.’’ Anlayışını benimsemiştir.
  • Kendine özgü bir anlatımı vardır.
  • Edebiyatımız için oldukça önemlidir. Türk edebiyatının ilk realist romanı olan ‘’Araba Sevdası’’nı kaleme almıştır.

         Nabizade Nâzım

  • Gerçekçi ve natüralist akımın Türk edebiyatındaki ilk temsilcilerindendir.
  • İlk psikolojik roman denemesi kabul edilen ‘’Zehra’’yı kaleme almıştır.
  • Aynı zamanda ‘’Karabibik’’ adlı eseri Türk edebiyatındaki ilk köy romanıdır.

 

SERVETİFÜNÜN DÖNEMİNDE ROMAN

Roman, Servetifûnun Dönemi’nde hem teknik hem de üslup açısından oldukça gelişmiş, Tanzimat Dönemi yazarlarındaki kurgu ve üslup hataları kaybolmuştur.

  • Fransız edebiyatı örnek alınmıştır.
  • Realizm ve natüralizm akımlarının etkisi bulunmaktadır.
  • Eserlerde gereksiz betimlemeler yapılmamış, konu dışı bilgiler verilerek yazarın müdahalesi ile olay akışı kesilmemiştir. Teknik açıdan güçlü romanlar verilmiştir.
  • Kişilerin psikolojik tahlillerine önem verilmiştir.
  • Sade dil anlayışından uzak durulmuştur. Aydın kesim için sanatlı bir dil kullanılmıştır.
  • Arapça, Farsça sözcükler fazlaca kullanılmıştır.
  • ‘’Sanat, sanat içindir.’’ anlayışı hâkimdir.
  • Estetik ön plandadır.
  • Sanatçılar, dönemlerindeki siyahi baskılar sebebiyle bireysel konulara yönelmiştir. Sosyal konular geri planda kalmıştır. ‘’Yasak aşk’’ çokça işlenen temalar arasındadır.
  • Sosyal çevre bu dönemde romanlarda aile ortamı ile sınırlı kalmıştır.
  • Yazarlar Fransız realist yazarların etkisi ile realist roman anlayışını benimsemiş, realizm akımının etkisi ile duygu ve hayaller yerini gözleme bırakmıştır.
  • Bu dönemde Halit Ziya Uşaklıgil, Mehmet Rauf, Hüseyin Cahit Yalçın ön plana çıkan romancılardır.
SERVETİFÛNUN DÖNEMİ ROMANCILARI

Halit Ziya Uşaklıgil

  • Roman ve hikâye alanında Servetifûnun’un en büyük ismi olarak kabul edilir.
  • Hikâye çevirileri ile edebiyat çevresine giriş yapmış, sonrasında her zamana edebiyat ile içi içe olmuştur.
  • ‘’Sanat için sanat.’’ anlayışını benimsemiştir.
  • Romanlarında kahramanların iç dünyasını anlatmıştır.
  • Dili ağırdır.
  • Romanlarında mekân olarak sadece İstanbul’u seçmiştir.
  • Batılı anlamda modern Türk romanının ilk temsilcisidir.
  • Kaleme aldığı ‘’Mai ve Siyah’’ adlı eser Batılı anlamda yazılan ilk Türk romanı kabul edilir.
  • Yine ‘’Aşk-ı Memnu’’  ilk büyük Türk romanı kabul edilir.

       Eserleri:

Roman: Mai ve Siyah, Aşk-ı Memnu, Kırık hayatlar, Sefile, Nemide, Bir Ölünün Defteri, Ferdi ve Şürekâsı, Nesl-i Ahir.

Hikâye: Solgun Demet, Ferhunde Kalfa, Kadın Pençesi, Onu Beklerken…

Anı: Kırk Yıl, Bir Acı Hikâye, Saray ve Ötesi.

Mensur Şiir: Mezardan Sesler

Mehmet Rauf

  • Bu dönemin Halit Ziya’dan sonra en önemli ismidir.
  • Eserlerinde Halit Ziya’dan etkilenmiştir.
  • Romanlarında insanların iç dünyasını başarıyla yansıtmış;  hüzün, karamsarlık gibi bireysel konuları da başarılı bir şekilde işlemiştir.
  • Mekân olarak İstanbul ve çevresini kullanmıştır.
  • ‘’Eylül’’ adlı eseri Türk edebiyatındaki ilk psikolojik romandır.

Hüseyin Cahit Yalçın

  • Hikâye, fıkra ve makaleler yazmıştır.
  • Şairane bir üslubu vardır.
  • ‘’Sanat için sanat.’’ ilkesini benimsemiştir.
  • ‘’Edebiyat ve Hukuk’’ makalesi Servetifûnun dergisinin kapanmasına sebep olmuştur.
  • ‘’Hayal İçinde’’ ve ‘’Nadide’’ adlı iki romanı bulunmaktadır.

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİNDE ROMAN

  • Milli Edebiyat Dönemi 1911 ve 1923 yılları arasında etkili olmuştur.
  • Dönemdeki sanatçıların çoğu Milli Mücadele içinde yer almıştır.
  • Sosyal konular, Milli Mücadele, Kurtuluş Savaşı vb. konular işlenmiştir.
  • Gözleme önem verilmiştir. Realizm ve Natüralizm akımlarının etkisi bulunmaktadır.
  • Dil, sadedir. Günlük konuşma diline yakındır.
  • Gerçek anlamda ilk defa Anadolu ele alınmıştır.
  • Halide Edip Adıvar, Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Refik Halit Karay, Reşat Nuri Güntekin öne çıkan romancılardandır.
MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ ROMANCILARI

Halide Edip Adıvar

  • Milli Mücadele’de aktif rol oynamış yazarlardandır.
  • Edebiyatımızın en ünlü kadın yazarlarından biridir.
  • Eserlerinde realizmin etkisi vardır.
  • Eserlerinde kadın psikolojisine, kadının eğitilmesine yer vermiş; memleket sorunlarını ele almıştır. Cumhuriyetten sonra ise töre romanları kaleme almıştır.
  • Dili eleştirilmiştir. Sebebi sık sık dil yanlışı yapmasıdır. Özensiz bir üslubu vardır.
  • Romanları teknik açıdan kusursuz değildir fakat içeriği ve kendi kişiliği çokça tanınmasını sağlamıştır.

Eserleri:

Tiyatro: Kenan Çobanları, Maske ve Ruh.

Anı: Mor Salkımlı Ev, Türk’ün Ateş’le İmtihanı.

Hikâye: Dağa Çıkan Kurt, Harap Mabetler, İzmir’den Bursa’ya, Kubbede Kalan Hoş Seda.

Roman: Heyula, Ateşten Gömlek, Vurun Kahpeye, Sinekli Bakkal, Tatarcık, Handan, Yol Palas Cinayeti, Sonsuz Panayır, Âkile Hanım Sokağı, Yeni Turan, Kalp Ağrısı…

Yakup Kadri Karaosmanoğlu

  • Sanat hayatına Fecr-i Ati’de başlayıp daha sonra Milli Edebiyat’ı benimsemiştir.
  • Aynı zamanda Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı’nda da eser vermiştir.
  • Eserlerinde toplumumuzun bu dönemlerde yaşadığı sosyal değişimi yansıtmıştır.
  • ‘’Sanat, toplum içindir.’’ İlkesini benimsemiştir.
  • Güçlü bir tekniğe sahiptir. Dili sade, üslubu akıcıdır.
  • Eserlerinde, içinde yaşadığı toplumun sorunlarına değinmiştir. Bunun yanı sıra Doğu-Batı, eski-yeni çatışmasına da yer vermiştir.

Eserleri:

Hikâye: Bir Serencam, Rahmet, Milli Savaş Hikâyeleri.

Mensur Şiir: Erenlerin Bağından, Okun Ucundan.

Roman: Kiralık Konak, Sodom ve Gomore, Nur Baba, Hüküm Gecesi, Yaban, Bir Sürgün, Ankara, Panoroma I-II, Hep O Şarkı.

Reşat Nuri Güntekin

  • Türk edebiyatının en sevilen hikâye ve romancılarındandır.
  • ‘’Çalıkuşu’’ eseriyle şöhreti yakalamıştır.
  • Anadolu’nun birçok yerini gezmiş, Anadolu’yu ve insanını eserlerine başarılı bir biçimde yansıtmıştır.
  • Süssüz, sade bir dil kullanmıştır.
  • Canlı bir üsluba sahiptir.

Eserleri

Hikâye: Sönmüş Yıldızlar, Roçild Bey, Eski Ahbap, Leyla ile Mecnun…

Gezi Yazısı: Anadolu Notları.

Roman: Çalıkuşu, Damga, Dudaktan Kalbe, Acımak, Yaprak Dökümü, Gizli El, Akşam Güneşi, Bir Kadın Düşmanı, Yeşil Gece, Kızılcık Dalları, Miskinler Tekkesi, Kavak Yelleri…