REDİF

Dize sonlarında tekrar eden anlamları ve görevleri aynı olan eklere, kelimelere ve kelime gruplarına redif denir.

Dileğin var ise iste Allah’tan
Almak için uzak gitme topraktan
Cömertlik toprağa verilmiş Hak’tan
Benim sâdık yârim kara topraktır

Örneğin dize sonlarına bakalım ” Allah, toprak ve Hakk” sözcüklerinin üçü de  ”tan” eki almış. Bu ekin görevi aynı. Bu nedenle ”tan” kısımları redif olur.

 

Gizli dertlerimi sana anlattım
Çalıştım sesimi sesine kattım
Bebe gibi kollarımda yaylattım
Hayali hatır et beni unutma

Yine dize sonlarına bakıyoruz. Anlat, kat ve yaylat sözcüklerinin üçü de ortak bir ek almış. ”-tım” ekleri burada rediftir.

Redifler kelime şeklinde de olabilir:

Doğru söylerim halk razı değil

Eğri söylerim Hak razı değil.

Bu dizelerde ”razı değil” sözcükleri aynı anlamda kullanıldığı için ve tabii ki ses benzerliği olduğu için rediftir. Açıkçası bu sözcükler yazılış, okunuş, anlam bakımından birebir aynı olduğu için rediftir.

UYAK (KAFİYE)

En az iki dizenin sonunda iki sözcük arasındaki yazılışı aynı fakat anlamları farklı ses benzerliklerine uyak ya da kafiye denir. Burada sadece harfler benzerdir, anlamları ve görevleri farklıdır. Uyaklar kesinlikle varsa rediften önce gelirler, asla rediften sonra gelmezler. Bu sebeple şiiri incelerken dize sonunda önce redif aramalıyız. Sonra uyağa bakmalıyız. Mesela:

Doğru söylerim halk razı değil

Eğri söylerim Hak razı değil. 

Bu dizelerde ”razı değil ” kısımları redifti. Redifi bulduktan sonra ses benzerliğine bakalım:

——–    halk

——–    Hak     iki sözcük de birbirinden farklı fakat son harfleri aynı. Bir harf benzerliği var bu uyaktır.

5 çeşit uyak bulunmaktadır:

 

DİKKAT 

”â,î,û” gibi uzun ünlüler ”uyak” bulunurken iki ses yani iki harf olarak kabul edilir!

YARIM UYAK

Tek ses benzerliğine dayanan uyaktır.

Dedim sende buldum hâlis gevheri
Dedi yok yok bir mehenge sürmeli

–>Dize sonlarındaki sözcüklerde ”i” sesi ortaktır. Tek ses benzediği için yarım uyaktır.

 

Ne  zaman geleceksin, yıllar yorduğunda mı?

Seni bekleyen kalbim bir gün durduğunda mı?

–> ”-duğunda mı? ” kısımları rediftir.

–> yor ve dur sözcüklerinde  -r sesleri yarım uyaktır.

TAM UYAK

İki ses benzerliğine dayanan uyaktır.

 

Gel bakma kimseye hor

Halkı yorma kendin yor

Yıkmak için çok düşün

Yıkmak kolay yapmak zor

–> 1, 2 ve 4. dizelerde ”hor, yor ve zor” sözcüklerinin sonundaki ”or” sesleri benzediği için, 2 ses olduğu için tam uyaktır.

 

Sana meftun olalı sevdalandım belaya

Mecnun bile bu kadar tutulmadı Leyla’ya

–> ” bela ve Leyla” sözcüklerine gelen -ya ekleri rediftir.

–> ”bela ve Leyla sözcüklerinin sonundaki ‘la’ harfleri benzediği için tam uyaktır.

 

ZENGİN UYAK

Üç ve üçten fazla ses benzerliğine dayanan uyaktır.

Örnek:

Tahammül mülkünü yıktın Hülagu Hân mısın kafir
Aman dünyayı yaktın ateş-i suzân mısın kafir

–> ”-mısın kafir” rediftir.

–> ”hân ve suzân” sözcüklerinin sonunda aynı olan ”-ân” kısımları zengin uyaktır.

UNUTMA uzun ünlüler iki harf yerine geçiyor –> aan, aan gibi düşünüyoruz ve üç ses benzerliği olduğu için zengin uyak diyoruz.

Garibim namıma Kerem diyorlar

Aslı’mı el almış harem diyorlar

Hastayım derdime verem diyorlar

Maraşlı Şeyhoğlu Satılmış’ım ben

–>1,2 ve 3. dizelerdeki ”diyorlar” sözcükleri rediftir.

–> ”Kerem, harem, verem” sözcüklerinin sonundaki ”rem”ler aynı olduğu iç üç ses benzerliğinden zengin uyaktır.

 

TUNÇ UYAK

Dize sonundaki bir sözcüğün başka bir dize sonundaki sözcüğün içinde geçmesine tunç uyak denir.

Örnek:

Bir gün dedim ki “İstemem artık ne yer ne yâr!”

Çıktım sürekli gurbete, gezdim diyâr diyâr

–> Birinci dizedeki ”yâr” sözcüğü ikinci dizedeki ”diyâr” sözcüğünün içinde aynen geçmiştir. Bu nedenle tunç uyaktır.

 

Ben aldandım karanfilin alına

Selam, tomurcuklu defne dalına

 

CİNASLI UYAK

Dize sonlarında eş sesli sözcüklerin kullanılmasıyla oluşturulur. Yazılışı ve okunuşu farklı fakat anlamları aynı sözcükler eş seslidir.

Örnek:

Yarim sana getirdiğim
Gönlümün derinliklerinden birkaç demet gül
Artık solmasın çehren,
Çatılmasın kaşların, ne olur artık gül

–>İkinci dizede çiçek olan gülken, 4. dizede gülmek eylemidir. Eş sesli sözcükler kullanılmıştır.

 

Cinaslı uyak yapmak için eş sesli olmayan fakat okunduğunda kulağa aynı gelen fakat anlamları farklı olan sözler de kullanılabilir.

Şah verdi, filiz sürdü sinemde yara dalı

Şu cihanda gülmedim yaradan yaradalı

–> Okunuşu aynı fakat anlamları farklı olan ”yara dalı” ve ”yaradalı” sözcükleriyle cinaslı uyak yapılmıştır.

 

UYAK(KAFİYE) ŞEMASI / UYAK ÖRGÜSÜ

Mısraların son seslerine bakılarak bir dörtlüğün kafiye düzeni çıkarılır. Dizelerin sonundaki ses benzerliklerine göre harf verilir ve şemalar oluşur. Kafiye düzenlerinin, mısralarının son seslerindeki düzene göre çeşitleri vardır.

DÜZ UYAK

Her dizenin kendisinden sonraki dize ile uyaklı olmasıyla ortaya çıkar.

 

Gül büyütenlere mahsus hevesle — > a
Renk renk dertlerimi gözümde besle — >a
Yalnız, annem gibi o ılık sesle —> a
İçimde dövünüp ağlama — > b

 

Ey oğul zincir kırıp hür ol yeter! –> a

Bulmamıştır kimse altından değer.–> a

 

Bir deniz dökmüş olursan testine, –> b

Kısmetinden başka rızk almaz yine! –> b

 

ÇAPRAZ UYAK
  1. ve 3. dizenin, 2. ve 4. dizenin birbiriyle uyaklı olmasıyla ortaya çıkan uyak düzenidir.

Elbisem gündelik, pabucum delik, –>a
Haberin olsa da sobayı yaksan.–> b
Yağmur iliğime geçti üstelik! –>a
İçim ürperiyor, ya evde yoksan!.. –>b

 

SARMAL UYAK (SARMA UYAK) 
  1. ve 4. dizenin, 2. ve 3. dizenin birbiriyle uyaklı olmasıyla ortaya çıkan uyak düzenidir.

Çocukluğum, çocukluğum... -->a
Bir çekmecede unutulmuş,  -->b
Senelerle rengi solmuş, -->b
Bir tek resim çocukluğum... -->a
MANİ TİPİ UYAK

Dörtlükte yer alan bir, iki ve dördüncü dize kendi arasında uyaklıdır, 3. dize serbesttir.

İki çeşme yanyana –>a
Su içsem kana kana –>a
Bana ediresini ver –>x
Mektup yazayım sana –>a

ÖRÜŞÜK UYAK

Terzarima nazım biçiminde kullanılan ”aba bcb cdc ded e…” biçimindeki uyak düzeni, örüşük uyak olarak adlandırılır.

Hayat yolu ortasında kendimi –>a
Karanlık bir orman içinde buldum.–>b
Anladım yolumu kaybettiğimi.–>a

Aklıma geldikçe hâlâ korktuğum –>b
Bir yabani, haşin, büyük ormanı–>c
Anlatırken bile ürperiyorum.–>b